web statistics

Altın Fiyatlarında Yaşanan Gerileme Yıl Sonuna Kadar Devam Edecek mi?


Hindistan’ın IMF’in satışa koyduğu altının yarısını satın aldığını açıklamasının ardından, altın fiyatlarında yaşanan artış trendi ilk defa net bir şekilde geçen haftanın ikinci yarısı itibariyle kırılmış oldu. Altın fiyatları 1220 dolara kadar çıktıktan sonra haftasonuna 1160 dolara gerileyerek girdi.

Altın fiyatları 1200 dolar sınırında dans ederken pozisyon açan yatırımcıların konuyla ilgili olarak biraz telaşa kapılmış olduklarına dair bir varsayımda bulunursak heralde yanılmış olmayız. Şahsen biz de böyle bir pozisyonda olsak az da olsa endişelenirdik. Altının ons fiyatının 1200 dolarken pozisyon açanların bu konuda düşünüp taşınarak araştırma yaparak karar verdiklerini umuyoruz. “Düşünüp taşınıp” derken, bu yatırımcıların böyle bir tarihi rekor fiyat civarlarında seyreden altında pozisyon açmadan önce, kendilerine kar realizasyonu için hedef bir fiyat (işler terinse dönerse, yani altın fiyatlarında aşağıya doğru bir trend başlarsa zararlarını nerede kesmeleri gerektiğine dair bir zarar kesme fiyatı) belirlemiş olmaları gerektiğini kastediyoruz.

Şahsi görüşümüz bu yaşanan gerileme nedeniyle endişelenmenin normal bir tepki olacağı, ancak telaş edip pozisyon kapatmak için erken olabileceği yönünde. Tamam, altın fiyatlarının aldığı bu 40 dolarlık kayıp, konuşulan yıl sonu hedeflerinin revize edilmesine sebep olmuş olabilir, ancak orta ve uzun vadede altın fiyatlarında hala önemli bir artış potansiyeli olduğunu düşünüyoruz.

Bizi bu düşünceye iten sebebe gelirsek; dünyada dolar dışında yeni bir rezerv para birimi arayışı hala devam ediyor. Tüm dünyanın içinde bulunduğu ekonomik şartlar düşünüldüğünde Amerikan dolarının zayıf bir seyir izlemesi, tüm dünya tarafından ucuz olması nedeniyle Amerikan ürün ve hizmetlerinin talep görmesine neden oluyor. Amerikan menşeili ürün ve hizmetlerin talebinin artması demek, Amerika’nın bu talepleri karşılamak için istihdam yaratmasına ve Amerika’da işlerin düzelmesine sebep olacağından, Amerikan hükümetinin işine geliyor. Amerika, çıkarları bu yönde olması nedeniyle tüm dünyaya para basmaya devam ediyor.

Başta Çin olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin önemli bir kısmının merkez bankası rezervlerinin önemli bir kısmı dolar olduğu için, bu durum söz konusu ülkelerin hiç hoşuna gitmiyor. Çünkü dünya üzerindeki dolar bolluğu nedeniyle bu ülkelerin merkez bankası rezervlerinin alım gücü önemli ölçüde gerileme tehlikesiyle karşı karşıya. Öte yandan ekonomik büyüme yaşanmaya başlandığında, bu ülkeler bu rezervlere üretim için ihtiyaç duyacakları hammadde alımında ihtiyaç duyacaklar.

Amerikan hükümetinin, rezerv para birimi olarak doların değerini korumak konusunda herhangi bir önceliği yok. Onların önceliği, kendi topraklarında krizin etkilerini biran önce normale döndürmek. Ortalıkta da Amerikan dolarının rezerv para tahtına aday olan bir para birimi olmayınca da, rahat rahat bildiklerini yapıyorlar.

Hal böyleyken merkez bankası rezervleri Çin gibi ağırlıklı olarak dolarda bulunan ülkelerin, bu zaaflarını ortadan kaldırmak amacıyla altına kaymak isteyeceklerini düşünüyoruz. Bu da Amerika piyasaya bastığı paraları toplamaya yönelik bir hareket yapmadıkça, merkez bankası seviyesinde altına talep devam edecek demektir. Altın fiyatları da yükselmeye tabi…

altin fiyatlarinda gerilemeFree Gold Money Report isimli web sitesinde yayınladığı son makalesinde James Turk, altın için daha önce koyduğu yıl sonu hedefi 1200 – 1400 dolar fiyat aralığının arkasında olduğundan bahsetmiş. Yani sene sonuna kadar dayanırsanız zarar etmeyebilirsiniz, ama kar da etmezsiniz. Tüm dünyda faize dayalı getirilerin bu kadar gerilediği dönemde kayıp çok büyük olmaz. Öte yandan altın fiyatları 1016-1034 arasındayken pozisyon açmış olanlar için, altın fiyatlarının 1138 dolar civarında pozisyonlarını kapamaları yönünde bir tavsiyede bulunmuş. Şimdi yukarıdaki paragrafta açıkladığımız nedenlerden dolayı, dünya üzerinde sınırlı miktarda bulunan altın rezervlerine talepler merkez bankaları seviyesinde devam edecek. Bunun yanısıra altın fiyatı 1000 doların üzerine çıkınca altın ile işi olmayan sağır sultan bile bireysel olarak altına bir talep yarattı. Bireysel yatırımcının altın talebi devam ediyor çünkü altın enflasyona karşı doğal bir koruma sağlarken, diğer sabit getirili yatırım araçları şu anki faiz oranları nedeniyle reel enflasyonun altında bir getiri sağlıyor. Tamam belki gayrimenkulde daha çok kazanç potansiyeli var, ancak her birey gayrimenkule yatırım yapamaz ama bir şekilde kendi çapında altına yatırım yapabilir. Üstelik ülkemizde yatırım amacıyla kullanılan çeyrek, yarım tam, cumhuriyet altınları son birkaç gün içinde beklenmedik bir şekilde gerileyince tekrar bir cazibe kazanmış durumda. Altına yatırım yapmış olanların bu yıl sonuna kadar telaş etmeden maliyetlerinin de bilinci ile temkinli bir şekilde pozisyonlarını muhafaza etmelerinde bir sakınca görmüyoruz. Üstelik bu gerilemeyi fırsat bilerek yüklü alım gerçekleştiren bir merkez bankası çıkarsa, o zaman altında çok daha büyük rekorlar görebiliriz.

Yatırım ile ilgili yazılarımızda aklımıza her geldiğinde altını çizdiğimiz gibi; burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyelerinin hiçbiri “Yatırım Danışmanlığı” kapsamında değil. Hiçbir zaman da olmadı. Yatırım danışmanlığı hizmeti aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde verilir. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunan bizlerin kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Zarara uğrarsanız, burada okuduğunuz ücretsiz yazılara güvenip posizyon açtığınız için sorumluluk size aittir.

Bu yazıyı tamamladığımız saatte altının ons fiyatı 1159 dolar civarlarındaydı. Güncel fiyatı buradan öğrenebilirsiniz.